Fotoğraf Hüsnü Şenlendirici'nin NY GYPSY ALL-STARS ile Amerika turnesinden. Beni tanıyanlar Hüsnü Şenlendirici hayranlığımı bilirler. Plakayı daha önce internette görmüştüm. Bir kez de Hüsnü göstermiş. Bu vesileyle de eskileri yad etmiş olalım. Hey gidi Tuncay, Ortega, SerhaT, Ceyhun ve Umit. Hüsnü'cüm çalsa Müzeyyen abla söylese de dinlesek "Maziye bir bakıver. Neler neler bıraktık"28 Şubat 2010 Pazar
Maziye Bir Bakıver...
Fotoğraf Hüsnü Şenlendirici'nin NY GYPSY ALL-STARS ile Amerika turnesinden. Beni tanıyanlar Hüsnü Şenlendirici hayranlığımı bilirler. Plakayı daha önce internette görmüştüm. Bir kez de Hüsnü göstermiş. Bu vesileyle de eskileri yad etmiş olalım. Hey gidi Tuncay, Ortega, SerhaT, Ceyhun ve Umit. Hüsnü'cüm çalsa Müzeyyen abla söylese de dinlesek "Maziye bir bakıver. Neler neler bıraktık"26 Şubat 2010 Cuma
Futbol Ekranı
26 Şubat Cuma20.00 Antalyaspor - Trabzonspor (Lig TV)
21.30 Schalke 04 - Dortmund (TRT 3)
27 Şubat Cumartesi
13.30 Kocaelispor - Altay (D Spor)
14.45 Chelsea - Man City (Spormax)
14.00 Bursaspor - Sivasspor (Lig TV)
16.30 Mainz - Bremen (TRT 3)
17.00 Watford - Newcastle (Futbol Smart)
19.00 Kayserispor - Beşiktaş (Lig TV)
19.30 Stoke City - Arsenal (Spormax)
19.30 Leverkusen - Köln (TRT 3)
21.00 Tenerife - Real Madrid (NTV Spor)
23.00 Barcelona - Malaga (NTV Spor)
28 Şubat Pazar
13.30 Karabükspor - Konyaspor (D Spor)
14.30 Rangers - Celtic (Euro Futbol)
15.00 İstanbul BŞB - Fenerbahçe (Lig TV)
15.00 Tottenham - Everton (Spormax)
16.00 Milan - Atalanta (NTV Spor)
16.30 Hannover - Wolfsburg (TRT 3)
17.00 Liverpool - Blackburn (Spormax)
17.00 Aston Villa - Man United (Kanal A)
19.00 Galatasaray - Kasımpaşa (Lig TV)
19.30 B.Munih - Hamburg (TRT 3)
22.00 Santos - Corinthians (Spormax)
22.00 PSG - Marseille (Kanal A)
22.00 Atletico Madrid - Valencia (NTV Spor)
22.15 Sporting Lizbon - Porto (Futbol Smart)
Yılın Bombası
Daha önceki blogumda da bu blogta da asılsız transfer haberlerine çok salladım. Daha dünkü postumda 6 günde Fenerbahçe'ye 11 futbolcu transferini yazan medyaya verip veriştirdim. Bu defa elimde öyle bir haber var ki şu an hiç bir haber ajansına düşmemiş durumda. Bloga yazmakla yazmamak arasında çok tereddüt ettim. İşimiz habercilik değil, haber atlamak gibi bir endişemde yok ama haberin kaynağı öyle ısrar etti ki yazmam için. En kötü ihtimalle bir defaya mahsus "fotomaç" seviyesine düşeceğim.
Eller Günahkar
Efendim yukarıdaki fotoğrafı;- "Neden Dünya Kupasına Türk hakem gönderemiyoruz" diye soranlara,
- "Bu lig bu hakemlerle bitmez" diyenlere,
- "İ.ne Federasyon o.ç. hakemler" diye tempo tutanlara,
- Yanlış çalınan kararlarda "Avrupa'da böyle birşey yok" diyen geyiklere,
- Dünya futboluna 6 hakemli maçları getiren Platini'ye,
- "Verilmeyen penaltımızda Aziz Yıldırım'ın parmağı var" diyenlere,
- "Gerekirse Avrupa'dan hakem getirilsin" diyen Aziz Yıldırım'a,
- Türk hakemlerinin büyük bir kısmını eyyamcı, şikeci olarak suçlayan hakem eskilerine,
- "Hakem hakkında konuşmak istemiyorum ama hakem çok kötüydü" diyen teknik adamlara,
- İtalyan hakemi kelinden öptürmesi için İtalya'nın MHK başkanı Collina'ya
armağan ediyorum.
Hayat Devam Ediyor
Sakatlıklar ve cezalılar nedeniyle "bu neden oynadı yada oynamadı" diyemeyeceğimiz bir kadro ile maça başladı Fenerbahçe. 4 stoperden oluşan savunma (Önder, Bekir, Bilica, Deniz) belkide Fenerbahçe tarihinin en uzun boylu geri dörtlüsüydü dün gece. Ancak yenen golün bir duran topta kafa ile atılmış olması akıllara "Devede de boy var ama kervanı eşşek çeker" atasözünü getirdi. Orta sahanın solunda sol bek Vederson sağında ise sağ bek Gökhan Gönül'ün oynaması neden kanatlardan gelemediğimizin izahıdır aslında. Gecenin en iyisi Emre Belözoğlu'nun bir sayılmayan, bir direkten dönen ve bir de attığı golü sadece oyununun süsüydü. Asıl izleyenleri mest eden 70. dakikaya kadar süren enerjisi, oyunun her iki yönünün de nasıl oynanacağına dair sergilediği resitaldi. Türkiye'nin en iyi ön liberosu olduğunu daha öncede belirttiğim Emre, bu oyununu 90 dakikaya yayabildiği gün tekrar Avrupa yolu gözükür demek abartı olmayacaktır.

25 Şubat 2010 Perşembe
Futbol Ekranı
Transfer Spekülasyonları
Resmi sitede transfer haberi yalanlamayı gelenek haline getiren fenerbahce.org 20 Şubat 2010 tarihinden itibaren bu tür haberleri sitede "Transfer Spekülasyonları" başlığı altında yayımlamaya başlamış. 6 gün içerisinde Fenerbahçe'ye transferi yazılan futbolcu sayısı 11 (Nene, Babtista, Otomendi, Giuliano, Maicon, Guillaume Hoarau, Sercan Yıldırım, Stoch, Hazard, Oberten, Dentinho) yalanlanan gazete haberi sayısı ise 10 (Takvim, Star, Fanatik(3), Pas Fotomaç(2), Hürriyet(2), Fotospor)Bizde bu spor medyası, Fenerbahçe'de bu kararlılık varken çok yakında resmi site bu iş için ayrıca eleman çalıştırmak zorunda kalacaktır. Televizyonlarda hakemlerin, futbolcuların, yöneticilerin, taraftarların kıyasıya eleştirildiği spor programlarına "spor medyası"nın masaya yatırıldığı formatta bir program eklenirse hem ilgi çekici olacağı hem de belki bu tür haberlerin önüne geçileceği kanısındayım.
24 Şubat 2010 Çarşamba
Haftanın İncileri
"Fenerbahçe ile oynadığımız ilk kupa maçına benzer bir maç oldu. Ama şükretmemiz lazım ki gol erken geldi. Geç gelse daha zor olurdu. İyi mücadele ettik ama şans da yanımızdaydı." Ertuğrul Sağlam–Bursaspor Teknik Direktörü
"Maçın en iyi oyuncusu Leo Franco idi. Atletico Madrid ve bu maçtan sonra Galatasaray taraftarlarındaki kredisi çok çok artmıştır artık." Hakan Ünsal–Lig TVİki kupa alarak (Uefa ve Süper Kupa) biriktirdiği krediyi bir günde tüketen Hakan Ünsal'dan Leo Franco'ya kredi kartına 5 taksit.
"Bursaspor'a elimden geldiğince faydalı olmaya çalışıyorum. Beşiktaş'tan ayrıldığımda, kimse bunu benden beklemiyordu. Bursa halkı benden memnunsa gerisi yalan." Ali Tandoğan–Bursasporlu futbolcuAğaca yaslanma çürür insana güvenme ölür Ali'cim.
"Geçen hafta sezonun en iyi futbolunu oynamıştık; bu hafta ise en kötüsünü." Erman Özgür–G.Antepsporlu futbolcu
"Bu takım zor şartlar altında kuruldu. Takım, ligi bu futbolcularla tamamlayacak. Biz de deplasmana gider rakibi yener geliriz, sakin olmamız lazım." Ziya Doğan–Diyarbakırspor Teknik DirektörüSakin olun açıklıyorum. Ziya Doğan görevinden istifa etti. Burası Türkiye.
"Beşiktaş adına yenik duruma düştükten sonra oyuna dönebilmeleri önemli. Her ne kadar Rijkaard'ın zorunlu ve keyfi değişikliklerle oyun kontrolünü biraz olsun bırakmasıyla ilgili olsa da, Denizli'nin öğrencilerini bu çaba nedeniyle kutlamalı." Mehmet Demirkol–MilliyetDemirkol'dan Beşiktaş'a züğürt tesellisi. Kendi evinde kaybedilen 2 puan. Liderle aranda 8 puan fark ve geriye kalan 12 hafta. Ufukta şerefli ikincilik bile zor görünüyor.
1-1 'imizi Seviyoruz
2010'un ilk derbisiydi. Beşiktaş kazanmak, Galatasaray da liderliğini korumak istiyordu. Galatasaray'da eksikler çok, Beşiktaş'ta tek eksik başkan Demirören'di. Karşılaşmada verilmeyen bir penaltı, çizgiyi geçip geçmediği belli olmayan bir pozisyon, kaleciye faul yapılarak atılmış bir gol vardı ama maçtan sonra basında ve her iki kulüpte de ortalık süt liman görünüyordu. Sanırım bu ülkede üzerine konuşulan tek derbi Fenerbahçe-Galatasaray derbisi. Pazar gecesi olanlar Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde olmuş olsaydı hala bunlar yazılıp çiziliyor olurdu. Oysa bugün konuşulan pazar günkü derbi değil Fenerbahçe-Bursaspor maçı. Beşiktaş ve Galatasaray arasındaki ebedi dostluğun dozu, ezeli rekabeti fazlasıyla olumsuz etkilemiş görünüyor.Turkcell Süper Lig 22.Hafta
Liderin 2, ikincinin 3 puan kaybettiği haftada Bursaspor Kadıköy'den 3 puan çıkartarak, iki sezondur Sivasspor'un "Anadolu'dan şampiyon adayı" misyonunu üstlendiğini gösterdi. Şampiyon olurlar mı? Çok zor ama imkansız görünmüyor. Beşiktaş hala yarışın içinde ancak bu hafta Galatasaray'ı yenebilmiş olsalardı ligin zirvesi tam anlamıyla cadı kazanı olacaktı. Ligin dibinde Denizlispor'un dirilişine tanıklık ediyoruz. İki haftada 6 puan aldılar. Bu haftayı da bay olarak geçecekler. En yakın rakipleri Manisa ve Diyarbakır bu hafta birbiriyle karşılaşıyor. Denizlispor'un işi hiçte kolay değil ama artık onlar için kesin düştü diyemiyoruz. Bir başka hayata dönüş hikayesi de Sivas'tan. Son üç haftayı 7 puanla kapatarak en azından üzerlerindeki kazanamama stresini tamamen atmış oldular. 100. yılını kutlayan ve sezona flaş transferlerle başlayan Ankaragücü ise artık düşme potasında. 19 Şubat 2010 Cuma
Lille 2 – 1 Fenerbahçe
Maçtan önce yazdığım yazıda "Fransa deplasmanında alınacak gollü bir beraberlik yada 2-1/ 3-2' lik mağlubiyetler Kadıköy'deki rövanş için iyi sonuçlar olacaktır." demiştim. Ama dün akşam maçı izledikten sonra insan 2-1 lik skora sevinemiyor. Daha televizyonun başına geçmemiştim ki ilk golü yemişti bile Fenerbahçe. 3. dakikada defansın ve kaleci Volkan'ın yaptığı zincirleme hatalar sonucunda Belmont'un golü gelmişti. Maçın henüz çok başı olması ve Fenerbahçe'nin nasıl oynadığı konusunda bir fikre sahip olmamam nedeniyle aklıma ilk gelen "yeni bir Avrupa hezimeti mi olacak acaba" sorusu oldu. Neyse ki iki dakika sonra Vederson yeni doğan ikizlerinin hatırına Yaradana sığınıp 30 metreden öyle bir vuruş yaptı ki buz gibi statta Fenerbahçe tribünleri alev alev yanmaya başladı. 10. dakikada Lugano'nun tamamen iyileşmeyen sakatlığı nüksedince oyuna Deniz Barış girdi. Yıllardır Fenerbahçe'de en çok eleştirilen oyuncuların başında gelmiştir Deniz. Kariyerinde stoper oynamışlığı da vardır ama asıl mevkisi (yada uzun zamandır oynadığı diyelim) ön liberodur. Sakatlanan stoperin yerine kulübede Bekir ve Önder varken Deniz'i almak ve bir çok pozisyonda son adam oynatmaya çalışmak nasıl bir 'dahi'lik örneğidir çözebilmiş değilim. Hem Deniz'i taraftarın kucağına atıyorsun hem de sakatlık olmadığı sürece bu takımda 11'de oynayamayacaklarını bilen Önder ve Bekir'e sakatlığında kar etmediğini söylüyorsun. Madem ki sakatlık ve cezalı oyuncular yokken bile oynatmayacaksın neden kadro dışı bıraktığın oyuncuyu affedip karizmanı da çizdiriyorsun. Bu saatten sonra bu adamlardan kendilerini her an oynayacakmış gibi hazır tutmalarını beklemek sanırım hayalcilikten öteye gitmez. Maç bu dakikadan sonra Lille'in baskılı oyunu ve Fenerbahçe'nin kontra ataklarla sonuca gitmeye çalışması şeklinde devam etti. Lille'in her defasında sağ taraftan gelip tehlikeli olmayı başarmasında kendi oyuncularının yetenekleri kadar Özer'in oynadığı kanatta her maçta ortaya çıkan savunma zaafının da etkisi vardı. Bu ataklarda golü yemediği için sevinen Fenerbahçe taraftarı 35. dakikada golü yemiş kadar üzüldü. Hızlı gelişen atakta Alex orta sahadan ceza yayı önüne kadar sürdüğü topu sol taraftaki Güiza'ya bıraktı. Güiza, kaleye vurmak yerine (ki bunu anlayabilirim. Çünkü özgüveni sarsılacak kadar çok gol kaçırdı bu sezon) Alex'in önüne topu yuvarla(yama)yınca, pozisyon kayboldu ve mutlak bir gol pozisyonu heba olmuş oldu. İkinci yarının hemen başında bu defa sahne alan Deniz yaptığı kötü kafa vuruşu rakibe asist olunca, skorda 2-1 oldu. İkinci yarı ilk yarının kopyası gibiydi. Lille'in etkili atakları, Fenerbahçe'nin ani ataklarla pozisyon bulma çabası şeklinde. Bunlardan bir tanesini 80. dakikada yine Güiza cömertçe harcayınca maçta çok sevinemediğimiz ama umutlarımızı taze tutabileceğimiz bir skorla bitmiş oldu. Bu karşılaşma ile ilgili olarak bardağın boş kısmına bakarsak yazacak çok şey var. - Lugano'nun riske edilip daha uzun bir süre ondan yararlanılamamasına yol açtı.
- Önder ve Bekir varken Deniz'i stoper oynatmak hem skora hem kulübeye zarar vermiş oldu.
- Dos Santos sarı kart görerek rövanşta cezalı duruma düştü.
- Fenerbahçe son 3 maçta 7. golünü yedi.
- Bu Guiza ilk onbir oynamaya Semih yedek kalmaya devam ediyor.
- Mehmet Topuz geldiği günden beri hala beklenen patlamayı gerçekleştiremedi.
Bardağın dolu kısmında ise Kadıköy'de yenmeden atılacak 1 golün turu getireceği gerçeği var. Kadıköy'deki maç her sonuca açık görünüyor. Benim tahmini mi merak edenlere Denizli tadında bir cevap vereyim. %51 Fenerbahçe kazanır. Fenerbahçe adına;
Maçın adamı: Vederson
Maçın en istikrarlı oyuncusu: Güiza (!)
Maçın kaybedeni: Lugano, Deniz Barış
Futbol Ekranı
20 Şubat Cumartesi13.30 Bucaspor - Kartalspor (D Spor)
13.30 Göztepe - Şanlıurfaspor (Yeni Asır TV)
14.45 Everton - Man United (Spormax)
15.00 Eskişehirspor - Gençlerbirliği (Lig TV)
16.30 Nurnberg - Bayern (TRT 3)
17.00 Wolves - Chelsea (Spormax)
19.00 Trabzonspor - İstanbul BB (Lig TV)
21.00 Barcelona - Santander (NTV)
21.45 İnter - Sampdoria (NTV Spor)
22.00 Paris - Toulouse (Kanal A)
23.30 Corinthians - Rio Branco (Spormax)
21 Şubat Pazar
13.30 Altay - Rizespor (D Spor)
16.00 Aston Villa - Burnley (Spormax)
16.00 Bologna - Juventus (NTV Spor)
16.30 Freibourg - H.Berlin (TRT 3)
17.00 Man City - Liverpool (Spormax)
18.00 Marseille - Nancy (Kanal A)
19.00 Beşiktaş - Galatasaray (Lig TV)
19.30 Portsmouth - Stoke City (Spormax)
21.00 Palmeiras - Sao Paulo (Spormax)
21.45 Bari - Milan (NTV Spor)
22.00 Rennes - Lille (Kanal A)
22.00 Real Madrid - Villareal (NTV)
22 Şubat Pazartesi
20.00 Dardanelspor - Karabükspor (D Spor)
20.00 Fenerbahçe - Bursaspor (Lig TV)
22.00 Blackburn - Bolton (Spormax)
22.00 Valencia - Getafe (La Liga)
18 Şubat 2010 Perşembe
FairPlay Ligi 21.Hafta
21. hafta sonunda Bursaspor 36 puanla liderliğe yükselmiş durumda. Ancak hem bir maçının eksik olması hem de son maçlardaki agrasif tutumları liderlik koltuğunda uzun soluklu olmayacaklarının göstergesi gibi. Yine de haftalar sonra FairPlay liginde liderliğin el değiştirmesi lige heyecan katması açısından önemli. Bir de üç büyük kulüp yöneticilerinden "bu ligte iddialıyız, şampiyon olacağız" mealinde laflar duyabilsek herşey daha güzel olacak.
17 Şubat 2010 Çarşamba
Ramazan 2016
Federasyon Euro 2016 adaylığımızı açıkladıktan sonra konu ile ilgili bir sürü spor yazarı, futbol adamının yazısını okudum. Her birinde özellikle seçilen şehir ve stadlarla ilgili değişik görüşler vardı. Ama hiç birinde Hürriyet gazetesi yazarı Emrah Öner'in tespitini göremedim. Gerçekten olayın bir de bu boyutu varmış. Buyrun okuyun. Şampiyonanın bize verilmesi durumunda alternatif çözüm önerilerinizi yorum bölümüne bekliyorum.Haddini Bilmek
S. Tümer: İşin ehlini bulmuşken soralım; hani bir efsane vardır ya "cinsellik futbolcunun performansını düşürür" diye bu doğru mudur?
B. Uygun: Futbolcuların maçtan önce boğa gibi olması için o tarz işleri yapmaması gerekiyor tabii ki! Çünkü arenaya çıkıyorlar, her türlü saldıracaklar!
S. Tümer: Peki ne, neyi etkiliyor?
B. Uygun: Uykusuzluk en büyük sorun. Futbolcu mutlaka iyi uyumak zorunda. Evli arkadaşların hayatları daha düzenli ama bekar arkadaşlar bazen uykusuz kalıyor, sahada da performansları düşüyor.
S. Tümer: Peki uykusuzluk mu, cinsellik mi performansı daha çok düşürüyor?
B. Uygun: %70 uykusuzluk düşürür, % 30 ise haddini aşarsan düşürür.
Futbol Ekranı
17 Şubat Çarşamba19.45 Everton - Sporting (Euro Futbol)
21.45 Porto - Arsenal (Star TV)
21.45 Bayern - Fiorentina (Futbol Smart)
22.00 Wigan - Bolton (Spormax)
18 Şubat Perşembe
20.00 Lille - Fenerbahçe (Star TV)
22.05 Villareal - Wolfsburg (Futbol Smart)
22.05 A.Madrid - Galatasaray (Euro Futbol)
22.05 Liverpool - Urziceni (Futbol Smart)
Haydi Lilili Lille Yar...
Haftanın Rakamı ( 2 )
Fenerbahçe lider olarak gittiği ve 2-2 berabere kalarak hem 2. deplasman beraberliğini aldığı hem de 2 puan bıraktığı Manisa'dan 2. olarak dönerken sondan 2. sıradaki Denizlispor ligdeki 2. galibiyetine ulaştı. Fenerbahçe'ye 2 gol birden atan Isaac, maç sonunda 2. sarı karttan kırmızı gördü. Kasımpaşa ve Eskişehirspor deplasmanda 2. kez kazanırlarken 2'si de 2 golle ulaştılar galibiyete. Beşiktaş ise 2 gol yiyerek kaybettiği Antep'te 2. deplasman yenilgisini tatmış oldu.16 Şubat 2010 Salı
13 Şubat 2010 Cumartesi
Alex'in 11'i
12 Şubat 2010 Cuma
Futbol Ekranı
12 Şubat Cuma11 Şubat 2010 Perşembe
3'e 5'e Bakmayacaksın
Dünkü maçtan birkaç saat önce Adnan Polat Divan kurulunda üyelere seslenirken “3 kulvarda mücadele ediyoruz 5 kupayı da istiyoruz.” açıklamasını yapıyordu. Lig ve Türkiye Kupası şampiyonluğunun yanında ikinci UEFA kupasını da istiyordu başkan. Bununla da yetinmeyip hayalini iki Süper kupayla da süslüyordu. Büyük takımların büyük hedefler koyması kadar doğal bir şey olamaz hiç kuşkusuz. Ancak ligin ilk yarısının sonlarında başlayarak devam eden süreçte Galatasaray'daki kan kaybı koyulan hedefleri her zamankinden daha uzağa taşımış durumda. Baros ve Kewell'ın sakatlıklarından sonra takımdan gönderilen Nonda ile başlayan forvetsiz takım hüviyeti yeni transfer Jo'nun sakatlanmasıyla zirve yaptı. Dün akşam da Antalyaspor'u 3-2 yenmelerine rağmen ilk maçtaki 2-1 lik mağlubiyet nedeniyle Türkiye kupasına üst üste beşinci defa çeyrek finalde veda etmek zorunda kaldılar. Böylece üç kulvardan ve beş kupadan birer tanesi artık hedefte yok.
Bu matematiksel olarak olmayanı. Forvetsiz Galatasaray'ın Avrupa'da önce A. Madrid önünde, iyimser bir tahminle de bir sonraki turda işi mucizelere kalmış görünüyor. Bu satırları bana bu kadar kolay yazdıran ise dün akşamki bu fotoğraftır. Gol atma ümidini Mustafa Sarp'a ve maçın 85. dakikasında oyuna forvet olarak sokulan Servet'e bağlamış Galatasaray'dır. Böyle olunca da 3 kulvar 5 kupa söylemi çok havada kalıyor. Galatasaraylılara naçizane tavsiyen 3'e 5'e bakmadan lige konsantre olmaları. Yoksa pirince giderken evdeki bulgurdan da olmak şu an için hiç de uzak görünmüyor.Mikrofonlarımız Hollanda'da


Son zamanlarda Şükrü Saracoğlu'nun zemini hakkında bir sürü şey yazıldı çizildi. Kimisi 'yanından dere geçiyor o yüzden bu halde' dedi. Kimisi 'Sivas'ta kar var oranın zemini bile bu stattan iyi' dedi. İşi, Uefa'nın Avrupa Şampiyonası listesine almayış nedenine kadar getiren de oldu.Tüm bu olup bitenlerden sonra Fenerbahçe Spor Kulübünün stattan sorumlu yöneticisi Ömer Temelli bir basın toplantısıyla medya mensuplarını ve kamuoyunu bilgilendirdi. Toplantıda Ömer Temelli'nin verdiği bilgilerden bazıları hem ilginç hemde bir o kadar düşündürücü geldi bana. İşte o toplantıda söylenenler;“Çimin üzerinde yazın 70-75 dereceye çıkan sıcaklıklar oluyor ve bu da çimi öldürüyor. Kışın da sahanın büyük bir bölümünde güneş olmuyor. Güneş almaması bu stada özgü bir şey değil. Kapasitesi 40-50 bin ve üzerindeki tüm statlarda bu sorun var. Bu problemi de aşmanın yolu, şu anda sahada gördüğünüz ve Hollanda'dan getirdiğimiz aletler. Bu aletler çimin kökünün uzamasını ve çimin sahada tutunmasını sağlıyor. Tabii bu bir zaman meselesi. Bu aletleri getirdik diye 1-2 haftada sorun çözülmüyor. Bu 1-2, belki de 3 aylık bir süreç. Ama bunun sonunda sahamız dört dörtlük hale gelecek. Şu anda uygulamakta olduğumuz sistemin, şu aletlerin maliyeti 400 bin Euro'dır. Sezon sonunda yapılacak sistem için de bunun üzerine aşağı yukarı 1 milyon Euro'luk bir yatırım olacak.Bu sistem Dünya Kupası'nda ve 42 ayrı statta kullanılmaktadır. Bunların içinde R.Madrid, Barcelona ve Bayern Münih de var. Bu sistemi hızlandırmak için 2 tane de ek getireceğiz. Bu sistem, uydu aracılığıyla Hollanda'dan takip ediliyor. Hollanda'daki merkezden sahanın durumuna göre, 'Aletleri şuraya çekin buraya çekin, şu gübreyi verin' diyorlar ve biz de bunları yapıyoruz. Tamamen Hollanda'ya bağlanmış durumdayız ve diğer 42 statta o merkezden yönetiliyor. İnşallah bundan sonra da bir sıkıntı olmayacak"
Stadın yanından geçen dere ile ilgili sorunun Kadıköy Belediye'si ile çözülmesi, mayıs ayından sonra stadın alttan ısıtmalı hale getirilecek olması, Migros ve Türk Telekom tribünlerine loca ilavesi ve Fenerium üst tribün için yürüyen merdiven projesi stad adına güzel gelişmeler hiç kuşkusuz. Ancak kafama takılan nokta yıllarca tarım ülkesi olmakla övünen ülkemin, çimin nasıl yetiştirileceği konusunda Hollanda'ya tam bağımlılık göstermesi. Temelli'nin dediği gibi “aletleri şuraya çekin, buraya çekin, şu gübreyi verin” talimatlarını Hollanda'dan alacak kadar çim yetiştirme konusunda aciz miyiz? Yoksa her konuda olduğu gibi "avrupalı daha iyisini yapar" önyargısına mı yeniliyoruz. Bu ülkede o stadı doldurabilecek kadar işsiz ziraat mühendisimizden biri de çıkıp “Bu işi Hollandalıya yaptırmanıza gerek yok. Biz de yapabiliriz” der mi acaba?
Fenerbahçe'nin Son Transferleri
Antonela ve Valentina. Gökçek Vederson'un dün dünyaya gelen ikizleri. Hangisi Antonela hangisi Valentina bilmiyorum ama soldaki "çirkin" fena halde babasına benziyor. Sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum ikizlere. Umarım Vederson'a da şans getirirler. Uğur Boral'ın sakatlanmasından sonra Fenerbahçe'nin sol kanatta sıkıntı yaşamaması biraz da Vederson'un formuna ve sağlığına bağlı çünkü.10 Şubat 2010 Çarşamba
FairPlay Ligi 20.Hafta
20.Hafta sonunda ilk üç ve son üç sıradaki istikrar devam ediyor. Fenerbahçe bu ligte tutunur mu? Bu oyuncu yapısı ve hırsla zor. Gençlerbirliği geçen sene kaçırdığı şampiyonluğu bu sene almaya kararlı görünüyor. Merak edenler için bir bilgilendirme yapayım. Turkcell Fair Play Ligi tablosu, Turkcell Süper Lig'de mücadele eden 17 takımın sezon sonuna kadar oynadığı her maçta aldığı her sarı kartın 1 puanla, her kırmızı kartın 3 puanla; saha kapatma ve seyircisiz oynama cezalarının 5'er puanla; hak mahrumiyeti cezalarının 6 puanla değerlendirilmesiyle oluşturuluyor. Ayrıca takım halinde sportmenliğe aykırılık cezası ve PFDK'nın vermiş olduğu cezalar da değerlendirmeye ceza puanı olarak işleniyor. Sezon sonunda en az puan toplayan takım Turkcell Fair Play Ligi'nin şampiyonu olacak. Galatasaray'ın Forvet Hattı
Haftanın İncileri
"Eskişehirspor taraftarının Okwuwanne'yi oyundan almam sırasında gösterdiği tepkiye anlam veremiyorum. Okwuwanne, ikinci yarının ilk 10 dakikasından sonra 'Beni oyundan al, çok yoruldum.' dedi. Hiçbir antrenör iyi oynayan bir futbolcusunu oyundan çıkartmak istemez. Seyircinin tepkisi çok yanlış. Benim sezon sonu sözleşmem bitiyor. Sezon sonuna kadar sabretsinler" Rıza Çalımbay-Eskişehirspor Teknik Direktörü
"Anadolu takımları 4 büyüklerle oynadığı maçlarda psikolojik olarak otomatikman geri çekiliyorlar. Anlatmamıza rağmen bunu yaşıyoruz. Fenerbahçe'yi çok rahat yenebilirdik. Fenerbahçe'yi her zaman böyle yakalayamazsın" Ziya Doğan-Diyarbakırspor Teknik DirektörüZiya Hocam iyi hoşta maç boyunca Fenerbahçe kalesine kaç defa geldin kaç şut çektin. Fenerbahçe'den böyle puan alabilirsin ama kazanmak için biraz daha pozitif futbol oynaman gerekiyor.
"Düzkoşuspor, G.Saray'a karşı" Uğur Meleke-MilliyetUğur Meleke'nin Galatasaray'da 2 yılda iyileşemeyip gönderilenlerle takviye ettiği Düzkoşuspor takımının 11'i; Ufuk, Sabri, Servet, Gökhan, Hakan, S.Çalık, Linderoth, Kewell, Alpaslan, Jo, Baros. Kendi deyimiyle bu onbir Galatasaray'ı salon futbolu liginde lider yapar ama Süper ligte liderlik getirmiyor.
"G.Saraylı taraftarların çok sevdiği yöneticilerinin yaptığı transferler rezalet. G.Saray gibi büyük bir takımın, iddialı bir takımın en az 4-5 tane hücum oyuncusu olması lazım, forvet oyuncusu olması lazım ama yok. G.Saray'ın ilk 11'ine ve yedeklerine de bakarsak bu takımın 2. olması bile zor" Rıdvan Dilmen-NTV SporBu konuyla ilgili daha önce yazdığım bir postu paylaşmak istiyorum sizlerle. (Bkz. Galatasaray'da Forvet Hattı)
"Senede bir böyle gol atıyorum" Ayman Abdülaziz-Diyarbakırsporlu futbolcuİnsanın Ayman değil de çok afedersiniz "Hayvan" diyesi geliyor. O nasıl bir şuttu öyle. Hepimiz seyrettik. Volkan dahil.
"Olayların sorumlusu olan ve maç bittikten sonra bile kabadayılığa devam eden Özden'e TFF büyük bir ceza vermelidir. Çünkü bu gibi görüntülerin Türk futbolunda yeri yok" Muhsin Ertuğral-Sivasspor Teknik Direktörü
"Merkez Hakem Kurulu'na seslenmek istiyorum: Bu takım deneme tahtası değil. Tüm genç kardeşlerimizin bizde maç yönetecekleri şartı yok. Kaybedilen puanlar çok can yakıyor" Yılmaz Vural-Kasımpaşa Teknik Direktörü



# NETİCE #