19 Nisan 2010 Pazartesi

Hangisi Bilica?

Sahada top yapma becerisi olmayan futbolcular için kullanılan bir benzetmedir "kazma" deyimi. Ancak dün akşam Türk futbol tarihi gerçek bir kazmayı Kadıköy'de izleme şansını buldu. Bilica'nın penaltı atışı öncesi yaptığı işgüzarlık bir anda maçın önüne geçmiş oldu. Yeteneği ve karakteri ile Fenerbahçe'nin oyuncusu olamayacağını penaltı öncesi ve sonrası yaptıklarıyla bir kez daha ispatlamış oldu. Sezon sonunda da muhtemelen gönderilecekler arasına adını yazdırdı. Bu olaya en çok sevinenler de yenilgilerine mazeret arayanlar oldu. Kazanmak için çıktıkları maçta ilk 11'de sadece tek bir hücumcu ile oynamalarını, penaltı pozisyonları dışında kayda değer bir tek pozisyona girememelerini, kalelerinde gördükleri %100 lük gol pozisyonlarını göz ardı edenler yenilgiyi Bilica'nın "kazma"lığına bağlayarak şerefli ikincilik lafları etmeye başladılar. Dün gece Kadıköy'deki mücadeleyi ,kazanma hırsını, muhteşem taraftarı, usta ayakları yok sayanları Allah çarpmasa Alex çarpar diyeceğim ama zaten çarptı. Derbi yazımı sonraya saklıyorum ve Dmrorn'e "öptüm kib bye" mesajımı iletiyorum.

1 yorum:

hakang dedi ki...

Bakın saha için de yaptığı saçma sapan işleri bilmem. kendisi takıma yakışmıyor onuda geçtim. Ama sahada top ayağına luganodan çok yakışıyor. ben bu adamın oynadığı futbolu beğeniyorum. canlı izletyince bu daha fazla belli oluyor. sanırım bir sorunda lugano gibi agresif adamın yanında bir diğeri çekilmiyor.