Kolay değil, önce Türkiye kupasını kaybet daha sonra yeni bir Denizli faciasını yaşa, şampiyonluğu kaçır. Hem de bu defa anons skandalıyla beraber. Ligin son maçı öncesinde "Bu defa kaybedilecek şampiyonluksa ne Aziz Yıldırım bırakır ortalıkta ne de aklı başında taraftar..." diye yazmıştım ama öngörülerimde yanıldım. Aklımızı başımıza toplamamız uzun sürmedi. Aziz Yıldırım'da hala başkan. Ama keyifle tekrar klavyenin başına geçip yazı yazabilecek kıvama gelmem iki aydan fazla sürdü. Geçenlerde blogu takip eden dostlardan da "neden yazmıyorsun artık?" serzenişini de duyunca "nihayet yeniden" başlamaya karar verdim.
Bu iki ayda kaybedilen iki kupa, vuvuzelalı bir Dünya Kupası, bol yıldızlı bir transfer sezonu, Almanya'da bir dostluk(!) maçı, Avrupa'da hezimetlerin kıyısından döndüğümüz maçlar yaşadık. Bizi renkli, çekişmeli ve bir o kadar süprizlerle dolu bir ligin beklediği gerek şampiyon adayı takımların transferlerinden, gerekse form durumlarından fazlasıyla belli olmakta.
Aklımıza takılan, hoşumuza giden, canımızı sıkan şeyleri, güzellikleri, çirkinlikleri, en önemlisi futbolu bu blogtan gücüm, vaktim ve dilim döndüğünce haykıracağım. Tekrar merhabalar...
1 yorum:
Hoş geldin dostum.Burada yeni bişeyler görmek güzel. Bıkmıştım selçuk ve sevgilisine bakmaktan.biraz aşağı ötelemen güzel olmuş:)
Yorum Gönder